Rumen metabolizması yemle alınan mikotoksinlerin büyük bir kısmını parçalayarak koruyucu bir işlev gösterdiğinden ruminantlar mikotoksinlere diğer türlere kıyasla daha az duyarlıdır. Ancak bu toksik maddelerin bir kısmı yine de verimlilik üzerinde olumsuz etkilere sahip olabilir.
Ekaitz Maguregui Matellanes
Biovet S.A.
Bölge Veteriner Müdürü
1.GİRİŞ
Yıllık 852 milyon tonluk (2019) üretimi ile süt, dünya çapında en çok tüketilen hayvansal gıdalardan biridir. Süt, onu kontamine edebilecek farklı toksik bileşikler açısından incelenmelidir. Bu bileşiklerin en önemlilerinden biri mikotoksinlerdir.
Mikotoksinler, farklı mantar türlerinin üreme sürecinden kaynaklanan ikincil metabolitlerdir. Bu metabolitler, ruminantlar ve insanlar dâhil olmak üzere farklı türler için toksik özellik taşımaktadır.
Rumen metabolizması yemle alınan mikotoksinlerin büyük bir kısmını parçalayarak koruyucu bir işlev gösterdiğinden ruminantlar mikotoksinlere diğer türlere kıyasla daha az duyarlıdır. Ancak bu toksik maddelerin bir kısmı yine de verimlilik üzerinde olumsuz etkilere sahip olabilir.
Ruminantlar için en önemli mikotoksinler arasında aflatoksinler (AFB1, AFB2, AFG1, AFG2), trikotesenler (T2, DON, Zea) ve fumonisinler (FB1 ve FB2) bulunur. AFB1, karaciğerde AFM1'e metabolize edildiğinden ve süt yoluyla atıldığından daha büyük bir endişe kaynağıdır. AFM1, insanlardaki kanserojen etkileri sebebiyle halk sağlığı için önemli bir tehlikedir.
2.AFLATOXİNLERİN SÜT SIĞIRLARINA ETKİLERİ
Aflatoksinler, Aspergillus mantarları tarafından üretilir ve AFB1, AFB2, AFG1 ve AFG2 olmak üzere dört ana tipi vardır. Aflatoksinler, rumen florasının oluşturduğu degradasyona oldukça dayanıklıdır. Ayrıca degradasyondan kaynaklanan ve aflatoksikol (AFL) olarak bilinen metabolit de hayvan üzerinde olumsuz etkilere sebep olur.
Şekil 2. Tüm hayvanlar, deney sırasında aynı miktarda yem aldı.
Ruminantlarda aflatoksinlerle ilgili etkiler, bağışıklık sisteminin baskılanması, hepatotoksisite ve sindirim sorunlarının yanı sıra kanserojen ve teratojenik etkileri içerir. AFB1, karaciğerde AFM1'e metabolize edilir ve süt yoluyla atılır. Aflatoksin M1, AFB1 ile karşılaştırıldığında kanserojen ve toksik potansiyele sahiptir. Ayrıca aflatoksinler, farklı dokularda birikebilir ve burada kanserojen etkileri yapar.
Yemdeki aflatoksinlerin varlığı, ruminantların bağışıklık sistemini baskılayarak diğer sindirim bozukluklarına daha yatkın hale getirdiğinden üretim performansı üzerinde doğrudan bir etkiye sahiptir ve hem süt üretimini hem de kalitesini düşürür.
3.AFLATOKSİNLERİN HALK SAĞLIĞINA ZARARLARI
AFM1, metabolizasyonu ruminantların karaciğerindeki sitokrom P450 enzimleri tarafından katalize edilen AFB1'in hidroksillenmiş metabolitidir. Bu metabolit, kanserojen etkisi nedeniyle insan sağlığı için önemli bir risk teşkil eder. Aslında Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) tarafından 1. grup insan kanserojeni olarak sınıflandırılmıştır, bu da onun insanlarda kansere sebep olabileceği sonucuna varmak için yeterli kanıtın var olduğu anlamına gelir. AFM1, bağırsakta emilir ve insanlarda karaciğer için kanserojen olduğu kanıtlanmıştır.
Cins, yem bileşimi, sindirilebilirlik, sağlık durumu ve başka bazı sebeplere bağlı olarak, yemdeki AFB1'den sütteki AFM1'e ortalama dönüşüm oranı %0,3 ila %6,2 arasındadır.
Dünya çapındaki hükümetler, AFM1'in sütte bulunabileceği üst limitleri belirlemiştir. Avrupa Birliği'nde (AB), maksimum sınır 0,05 ppb'dir. Bununla birlikte, dünya çapında çeşitli araştırmalar, özellikle gelişmekte olan ülkelerde, bu sınırlara her zaman riayet edilmediğini kanıtlamıştır. Nijerya (Suliman ve Abdalla, 2013), Sudan (Susan ve arkadaşları, 2012), İran (Sefidgar ve arkadaşları. 2011; Panahi ve arkadaşları, 2011) ve Pakistan'da (Hussain ve Anwar, 2008) yapılan araştırmalar, alınan numunelerin %90'ının AB sınırlarının üzerinde olduğunu gösterdi. Latin Amerika'da yapılan bir başka çalışma (Torres ve arkadaşları, 2020) numunelerin %59'unun AB sınırlarının üzerinde olduğunu göstermiştir.
4.ÖNLEYİCİ TEDBİRLER
Mikotoksinler, hayvansal üretim için ana risklerden biridir ve kontrol altına alınmaları zordur. Aslında dünyadaki besin ürünlerinin yaklaşık %25'inin mikotoksinlerle kontamine olduğu tahmin edilmektedir. Aflatoksin üreten bir mantar cinsi olan Aspergillus, 25⁰C sıcaklıkta ve %70 bağıl nemde yetişir. Bu rakamlar, dünyanın hemen her yerinde büyüyüp ekinlere, hammaddelere ve yemlere bulaşabileceği anlamına gelmektedir.
Hayvanlarda mikotoksinlerin olumsuz etkilerini önlemek için en yaygın önlemlerden biri, Silikoglisidol molekülü gibi etkili mikotoksin bağlayıcıların kullanılmasıdır. Bu molekül, bu toksik bileşiklerin sindirim sistemi boyunca emilmesini önler.
Silikoglisidolün etkinliği, Iowa Üniversitesi (2018) tarafından yürütülen ve süt sığırlarına verildiğinde AFM1'in süte boşaltımını azaltabildiğini gösteren bir deneyle kanıtlanmıştır.
4.1Silikoglisidol - süt sığırlarında süte AFM1 boşaltımının azaltılması
9 hafta boyunca aşağıdaki deney gruplarına ayrılan deney için 12 süt sığırı kullanılmıştır:
•Kontrol grubu: yükleme (challenge) ve bağlayıcı olmadan bazal diyet.
•Yükleme grubu: bazal diyet + yükleme (2500 µg aflatoksin/inek/gün)
•Deney grubu: bazal diyet + yükleme (2.500 µg aflatoksin/inek/gün) + diyet kuru maddesinin %10'u dozunda mikotoksin bağlayıcı.
Deney sırasında kullanılan mikotoksin bağlayıcı molekül, 1988 yılında Biovet S.A. tarafından patentlenen ve değiştirilmiş bir alüminyum silikat olan Silikoglisidol idi.
Sütte AFM1'in varlığı üç partide incelenmiştir. Sonuçlar, aflatoksinle kontamine diyetle beslenen ineklerde Silikoglisidol kullanıldığında, sütte AFM1 varlığının %27 oranında azaldığını göstermiştir (grafik
5.SONUÇ
AFM1'in sütte bulunmasının, kanserojen etkisine bağlı olarak insanlar için şiddetli sonuçları vardır. Bu sebeple, etkili önleyici tedbirler ve gözetim gerekmektedir.
1)Grafik 1. Yükleme yapılmamış kontrol grubunda (CON), AFB1 ile kontamine olmuş yükleme grubunda (AF) ve AFB1 yüklenmiş ve Silikoglisidol ile desteklenmiş deney grubunda (AF+C) AFM1 konsantrasyonu.
Silikoglisidol bazlı olanlar gibi mikotoksin bağlayıcıların, sütte AFM1 varlığını %27 gibi bir oranla etkili bir şekilde azalttığı kanıtlanmıştır.
Bu mikotoksin bağlayıcı molekül kullanılarak sütte AFM1 varlığı ve aynı zamanda süt sığırlarında mikotoksinlerin ürettiği olumsuz etkiler azaltılabilir. Ayrıca Silikoglisidol, mikotoksinlerle ilişkili üretim kayıplarını da önleyebilir.
“Silikoglisidol, Biovet S.A. tarafından Alquerfeed Antitox markası altında pazarlanmaktadır.”
6.KAYNAKÇA
•Hussain I, Anwar J. (2008). A study on contamination of aflatoxin M1 in raw milk in the Punjab province of Pakistan. Food Control 19: 393–5.
•Ismail, Amir & Akhtar, Saeed & Levin, Robert & Ismail, Tariq & Riaz, Muhammad & Amir, Mamoona. (2015). Aflatoxin M1: Prevalence and decontamination strategies in milk and milk products. Critical reviews in microbiology. 42. 1-10. 10.3109/1040841X.2014.958051.
•Panahi P, Kasaee S, Mokhtari A, et al. (2011). Assessment of aflatoxin M1 contamination in raw milk by ELISA in Urmia, Iran. American Eurasian J Toxicol Sci 3:231–3.
•Puga-Torres B, Salazar D, Cachiguango M, et al. (2020. Determination of Aflatoxin M1 in Raw Milk from Different Provinces of Ecuador. Toxins (Basel).12. doi:10.3390/toxins12080498.
•Sefidgar SAA, Mirzae M, Assmar M, Naddaf SR. (2011). Aflatoxin M1 in pasteurized milk in Babol city, Mazandaran Province, Iran. Iranian J Public Health 40:115–18.
•Suliman SE, Abdalla MA. (2013). Presence of aflatoxin M1 in dairy cattle milk in Khartoum State-Sudan. Int J Sci Tech Res 2:10–12.
•Susan OK, Obansa AI, Anthony MH, Chidawa MS. (2012). A preliminary survey of aflatoxin M1 in dairy cattle products in Bida, Niger State, Nigeria. African J Food Sci Tech 3:273–6.
•Panahi P, Kasaee S, Mokhtari A, et al. (2011). Assessment of aflatoxin M1 contamination in raw milk by ELISA in Urmia, Iran. AmericanEurasian J Toxicol Sci 3:231–3.