Röportaj: Cemalettin Kanaş
Kartal Kimya, Hatay’da doğanın yeniden canlanması için ‘Yeşil Dönüşüm’ projesini hayata geçirerek sürdürülebilirlik adına önemli bir adım atıyor. Birçok firma ve vakfın sonradan katılım sağlamak için başvuru yaptığı projeyle Kartal Kimya, deprem sonrası bölgedeki ekosistemin yeniden inşa edilmesini ve toplumun tarımsal ihtiyaçlarının karşılanmasını hedefliyor.
Selin Çetin
Kartal Kimya Uluslararası Ticaret ve İletişim Temsilcisi
Ülkemizin önde gelen yem katkı firmalarından Kartal Kimya’nın Uluslararası Ticaret ve İletişim Temsilcisi Selin Çetin, önemli bir sosyal sorumluluk projesine öncülük ediyor. Adı: Yeşil Dönüşüm. Hatay’da doğayı koruma ve sürdürülebilirliği sağlama amacıyla başlatılan bu proje, Doğa Ana Kadın Kooperatifi ile işbirliği içinde gerçekleşiyor. Proje kapsamında Hatay’daki konteyner kentler, okullar ve rehabilitasyon merkezlerine çeşitli sebze fideleri, ağaçlar ve lavanta ekilerek bölgenin ekosistemi canlandırılıyor.
6 Şubat depremi yaşandığında, eğitimini tamamlamak üzere yurtdışında olduğunu ifade eden Çetin, o günleri şöyle anlatıyor: “Deprem yaşandığında ben İngiltere’de öğrenciydim. Felaket haberinin ardından ülkem için ne yapabileceğimi düşündüm ve bulunduğumuz bölgenin vakıflarında gönüllü olarak yardım toplamaya başladım. Topladığımız bu yardımlar ile 30 günün sonunda Hatay’a yardım çalışmalarına destek olmak üzere yola çıktık.” Deprem bölgesindeki çalışmalara şahse katılan Çetin depremzedelerin şu sözlerini unutamamış: “Biz depremden sonra bir şekilde ayağa kalkacağız. Ama bizim amacımız, ayağa kalkarken çocuklarımıza güzel bir miras bırakabilmek.”
Yeşil Dönüşüm projesi kapsamında 19 konteyner kente 19 bin fide ekimi gerçekleştirilmiş. Bu doğa dostu projeden haberdar olan birçok firma ve vakıf faaliyetlere destek olmak için yarışa girmiş. Bunun kendileri için çok sevindirici bir gelişme olduğunu ifade eden Çetin, bundan sonra da çevre dostu birçok projeye ön ayak olmak istediklerini belirtiyor.
Feed Planet ekibi olarak Kartal Kimya'nın Gebze'de bulunan merkezine yaptığımız ziyaretten bir kare.
Kartal Kimya’nın Uluslararası Ticaret ve İletişim Temsilcisi Selin Çetin’e sorduğumuz sorular ve cevapları şöyle:
Bize hem kendinizden hem de Kartal Kimya’nın sektördeki yerinden bahsedebilir misiniz?
Ben Selin Çetin, 23 yaşındayım, Kartal Kimya’da Uluslararası Ticaret ve İletişim Temsilcisi olarak görev yapıyorum. Kartal Kimya, hayvan sağlığı ve yem katkıları alanında Türkiye’de sektörün önde gelen şirketleri arasında yer alıyor. Kurulduğu günden bu yana vizyonu, girişimci yapısı, üretim kapasitesi ve inovatif ürünleri ile alanında ses getirmeyi başarmış durumda. Kartal Kimya olarak, yüksek kalitedeki yem katkıları ve özel olarak hazırlanmış çözüm odaklı ürünlerimiz ile 1985 yılından bu güne gelen süreçte, yerel ve uluslararası müşterileri için önemli bir tedarikçi konumuna ulaştık.
HATAY’DA HAVA KİRLİĞİ HİSSEDİLİR DERECEDE AZALDI
Yakın zamanda başlatmış olduğunuz sosyal sorumluluk projesini okurlarımız için kısaca anlatır mısınız? Projenin amaçları ve kapsamı nelerdir?
Bu proje doğayı koruma ve sürdürebilirliği sağlamak amacıyla başlattığımız bir sosyal sorumluluk projesi. Doğa Ana Kadın Kooperatifi ve firmamız Kartal Kimya arasında bir işbirliği ile ete kemiğe büründü. Bu proje ile geçen yıl 6 Şubat tarihinde yaşadığımız depremi en acı bir şekilde hisseden şehirlerimizden biri olan Hatay’ın yeniden yeşillendirilmesi ve ekosisteminin canlandırılmasını amaçladık. Proje kapsamında, Hatay genelindeki konteyner kentler, okullar ve rehabilitasyon merkezlerine çeşitli sebze fideleri, ağaçlar ve lavanta ekildi. Bu sayede hava kirliliği hissedilir derecede azaldı ve aynı zamanda firmamızın karbon ayak izi dengelendi. Ayrıca yine bu proje kapsamında vatandaşlarımıza taze sebze ve meyve ulaştırma imkânı elde ettik.
DEPREM TÜM CANLI YAŞAMINI ETKİLEYECEK BOYUTTAYDI
Bu projeyi hayata geçirmenizin ana sebepleri neler? Çevresel sürdürülebilirlik açısından hangi hedefleri gözetiyorsunuz?
Kartal Kimya olarak, “hayata pozitif katkı” felsefemiz doğrultusunda, sürdürülebilirliği her zaman ön planda tutmayı hedefleyen bir firma olduk. Bu doğrultuda yapmış olduğumuz bu güzel çalışmanın birçok sebebi var. Depremden sonra oluşan moloz yığınları, zehirli kimyasalların yerleşim alanlarında yığılmasına yol açmıştı. Bu durum sadece insanlara değil, tüm canlı yaşama zarar verecek boyutta. Bunun gibi zehirli maddeler özellikle Hatay gibi doğası zengin bir bölgede caretta carettaların yumurtlama alanlarını engellenmesine yol açıyor ve ayrıca 600’e yakın kuş türünün barındığı yerleri ciddi derecede kirletiyor. Başka birçok hayvan da bu durumdan olumsuz etkileniyor.
Aslında bu bizim çevre duyarlılığımızı yansıtan ilk adım değil. Önceki dönemlerde göstermiş olduğumuz duyarlılık ve yatırımlarla 2015 Çevreci Tesis ödülü almış bir firmayız. Ve her zaman da daha iyi olmayı hedefledik. Ön ayak olmaktan gurur duyduğumuz sosyal sorumluluk projemiz, bu konudaki kararlılığımızı ve verdiğimiz önemi gösteriyor. Attığımız bu adımın bir diğer olumlu tarafı da karbon ayak izimizi dengelemeye konusunda sağladığı katkı.
HATAY’DA 19.000 ADET FİDE DAĞITTIK
Bahsettiğiniz sosyal sorumluluk projesi kapsamında yeşillendirme çalışmalarına ne gibi bir katkı sağlıyorsunuz?
Doğa Ana ile projemizi geliştirme çalışmaları ile Yeşil Dönüşüm Projesi’ne imza attık. Tüm bu çalışmalarla birlikte Hatay’da 19 adet konteyner kente 19.000 adet fide dağıtımı gerçekleştirdik. İşte şimdi, bu doğa dostu projemizi duyan birçok firma ve vakıf faaliyetlerimize dâhil olmak istiyor. Bu çok sevindirici bir gelişme. Aslında bakarsanız, biz de tam olarak bunu istiyorduk.
Kartal Kimya olarak bu konuda öncü olmanın gururunu yaşarken, buradan tüm firmalara ve kurumlara seslenmek istiyoruz. Siz de bu projeye dâhil olun, birlikte el ele vererek gücümüzü kullanarak ve deprem bölgelerindeki tüm alanları yeniden canlandıralım. Vatandaşlarımıza ve özellikle çocuklarımıza daha temiz soluyacakları bir hava sağlayalım.
ÇOCUKLARIMIZA GÜZEL BİR MİRAS BIRAKABİLMEK İSTİYORUZ
Bu projenin içinde yer almanızın özel bir anlamı var mı? Sizi bu projeye yönlendiren başlıca motivasyonlar nelerdir?
Deprem yaşandığında ben İngiltere’de öğrenciydim. Felaket haberinin ardından ülkem için ne yapabileceğimi düşündüm ve bulunduğumuz bölgenin vakıflarında gönüllü olarak yardım toplamaya başladım. Topladığımız bu yardımlar ile 30 günün sonunda Hatay’a yardım çalışmalarına destek olmak üzere yola çıktık. Deprem bölgesine gittiğimde, o sırada her yerin toz olması, moloz yığınlarının Samandağ sahili gibi bölgelere yığılması ve bundan dolayı vatandaşların yaşadığı yerdeki mutsuzluklarına tanık oldum.
Hatay’da bulunduğum süreç içerisinde görüştüğüm insanların bana söyledikleri cümleleri hiç unutamadım. Dediler ki “Biz depremden sonra bir şekilde ayağa kalkacağız. Hatay daha önce de defalarca ayağa kalkmayı başardı. Ama bizim amacımız, ayağa kalkarken çocuklarımıza güzel bir miras bırakabilmektir.” Bu mirasın bırakılması için bu projenin içinde özellikle yer almak ve geliştirilmesine katkıda bulunmak istedim.
SEKTÖR TEMSİLCİLERİMİZİ, İŞBİRLİĞİNE DAVET EDİYORUZ
Bu proje kapsamında topluma vermek istediğiniz temel mesaj nedir?
Buradan sektör temsilcilerimize sesleniyoruz. Geleceğimiz ve çocuklarımız için çevremizi temiz tutmaya özen gösterelim ve hava kirliliğini hep birlikte azaltalım. Buna yönelik karbon ayak izi ölçümlerinizi yaparak projelere yönelmeye davet ediyorum sizleri. Aslında yapmış olduğumuz bu çalışmanın bir sosyal sorumluluk projesi olmasından kaynaklı herhangi bir yayına konu etmeyi planlamıyorduk. Fakat süreç içerisinde anladık ki, bu proje geniş kitlelere duyurulabilirse daha büyük ve güzel çalışmalara ön ayak olabilir. Şimdi daha güzel projelere adım atalım diye siz de bize katılın, ülkemizi ve dünyamızı güzelleştirelim!