TÜRKİYEM-BİR Başkanı Ülkü Karakuş, gerek
Ukrayna-Rusya savaşı, gerekse pandeminin devam eden etkileri nedeniyle yurtdışı
piyasalarında yem hammaddeleri için manipülatif fiyat artışlarının yaşandığını
söyledi. Bu durumun bir süre daha devam edeceğini tahmin ettiklerini söyleyen
Karakuş, mevcut şartların yem fiyatlarında artışı kaçınılmaz hâle getirdiğini
dile getirdi. Çarenin fiyatları baskılamaktan değil, üreticiyi daha fazla
üretim yapmaya teşvik etmekten geçtiğini söyledi.
Türkiye Yem Sanayicileri Birliği (TÜRKİYEM-BİR) Başkanı Ülkü Karakuş Ukrayna ile Rusya arasında devam eden savaşın ve Türkiye ve dünya genelindeki ekonomik şartların yem fiyatlarına etkilerinden bahsetti. Katıldığı canlı yayında Rusya’nın başlattığı savaş nedeniyle yem hammadde fiyatlarında ve tedariğinde ciddi sorunlar yaşandığına dikkat çeken TÜRKİYEM-BİR Başkanı Karakuş, gerek yurt içi gerekse yurt dışında yaşanan gelişmeler nedeniyle yem fiyatlarının arttığını söyledi. Fiyatların suni tedbirlerle frenlenmeye çalışmasının doğru olmadığını dile getiren Ülkü Karakuş, bunun üreticilerin üretimden kaçıracak yanlış bir adım olacağını kaydetti.
UKRAYNA’DA UZMANLAR
YANILDI, KRİZİN BOYUTU TAHMİNLERİ AŞTI
Rusya-Ukrayna savaşının ham madde fiyatlarına etkisini değerlendiren Türkiye Yem Sanayicileri Birliği (TÜRKİYEM-BİR) Başkanı Ülkü Karakuş, Türkiye açısından yaşanan durumun diğer ülkelerle kıyas edilemeyecek kadar etkili olduğunu söyledi. Başkan Ülkü Karakuş, devam eden savaş hakkında “Hammadde ticaretinde en önemli iki partnerimiz birbiriyle savaşıyor.” değerlendirmesinde bulundu. Savaş başlamak üzereyken yapılan sınırlı savaş analizlerinin büyük ölçüde yanıldığını hatırlatan Karakuş, Rusya’nın çıkardığı savaşın piyasaların büyük ölçüde hazırlıksız yakalandığının altını çizdi.
DIŞ TİCARET AÇIĞIMIZIN YARISI UKRAYNA VE RUSYA İLE
TİCARETİMİZDEN
Karakuş, savaşın muhtemel etkilerini değerlendirirken, Türkiye’nin dış ticaret dengesinde Ukrayna ve Rusya’nın yeriyle ilgili bilgiler vererek durumu analiz etti. “Ukrayna’nın bizim ihracatımızdaki payı %1,2’dir. Rusya’nın payı %2,5’tir. İkisinin toplamı ihracatımızın %3,7’sidir. İthalatımızda ise Ukrayna’nın payı %1,7, Rusya’nın payı %10,6’dır. Toplam %12,3’lük kısmı bu iki ülkeden temin ediliyor. Bu demek oluyor ki Rusya ile Ukrayna’ya 1 satıyoruz, bu iki ülkeden 4 alıyoruz. Toplam 47 milyar dolarlık dış ticaret açığımızın yüzde 50’lik kısmı sadece bu iki ülkeye karşıdır. Tarım ürünlerinde de tablo aşağı yukarı bu şekilde. Bu ülkelerden ithalatımızda da yem hammaddeleri olan hububat ve yağlı tohum çok yüksek bir yer tutmaktadır.” diye konuştu.
10 MİLYON UKRAYNALI YER DEĞİŞTİRDİ, ÜLKE TARIMINA
ETKİSİ DERİN OLABİLİR
Tarımın yerleşik hayatla beraber insanlık tarihine dâhil olduğunu kaydeden TÜRKİYEM-BİR Başkanı Ülkü Karakuş, Ukrayna’da devam eden savaşın bu açıdan da değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. “45 milyonluk Ukrayna’nın nüfusunun %25’lik kısmı yerinden oynadı. Yani Ukrayna’da yaklaşık 10 milyon kişi yer değiştirmiş oldu.” dedi. Bu durumun tarımsal üretim ve lojistik konularında çok derin etkilerinin olabileceği tehlikesine işaret ederken yaz sezonunda Ukrayna’dan gelebilecek ürünlerle ilgili karamsar bir havanın olduğunu belirtti. Rus limanlarının faal halde olduğu bilgisini aktaran Karakuş, Ukrayna’daki durumun ise bunu tam tersi olduğu konusunda uyarılarda bulundu.
HUBUBAT STOĞUMUZ YETERLİ, YAĞLI TOHUMDA BİRAZ AÇIK
VAR
TÜRKİYEM-BİR Başkanı Karakuş, yem hammadde üretiminde en önemli iki ülke arasındaki savaşın patlak vermesinin ardından TMO ve özel sektör lisanslı depolardaki stokların durumunu değerlendirdiklerini belirtti. Karakuş, hububatta stokların sezona kadar kendilerini götürecek kadar güçlü olduğunu ancak yağlı tohumda bir miktar açık bulunduğunu söyledi. Bu açığın da Arjantin, Paraguay, Uruguay, Arjantin ve ABD’den yapılacak ithalatla kapatılabileceğini, bu şekilde yapılan stok değerlendirmesinin ardından ülke olarak riskin düşük düzeyde olduğunu dile getirdi. Karakuş, bu riskin üretimin teşvik edilmesiyle azaltılması gerektiğini kaydetti.
PANDEMİDEN BU YANA
ANORMAL FİYAT ARTIŞLARI VAR
Ülkü Karakuş, Agro TV’de yayınlanan programdaki konuşmasında, Ukrayna-Rusya savaşı haricinde yurtiçindeki hayvansal ürünlerin fiyatlarıyla ilgili tartışmalara da açıklık getirdi. Piyasadaki hızlı değişiklikler nedeniyle yoğun bir şekilde tartışılan et ve süt fiyatları konusunda da sektörden somut bilgiler veren birlik başkanı, pandeminin başında 1300 lira olan mısırın güncel fiyatının 5200 lira olduğunu söyledi. Pandemi ile tarımın ne denli stratejik olduğunun daha iyi anlaşıldığını dile getiren Murat Ülkü Karakuş, sürecin başında 1370 liradan satılan arpanın 5000 lira düzeyine yükseldiğini bildirdi. “Yakın zamana kadar 1000 liraya alınan kepeğin fiyatı bir ara 4800 liraya kadar çıktı. Şimdi 4000 lira düzeylerine indi. Dünya ile paralel olarak fiyatlarda artış var.” ifadelerini kullandı.
DÜNYADA DA YEM
FİYATLARI ARTIYOR
Üreticilerin haklı olarak karma yem fiyatlarında beklentinin ötesine geçen artışlardan şikâyetçi olduğunu kabul eden Karakuş, yem sektörü tarafından hammadde fiyat artışları nedeniyle bu zamların yaşandığını kaydetti. Fazla stok yapılmasına bağlı olarak yaşanan fiyat artışı için ‘manipülatif’ değerlendirmesinde bulunan tecrübeli işadamı, diğer yandan ülkelerin gıda güvenliklerini sağlamak açısından böyle hamleler almasının normal olduğunu ve bu yaklaşımın önümüzdeki süreçte de devam edeceğini belirtti. Ham maddede yaşanan artışın haricinde yurtiçindeki enerji ve lojistik maliyetlerinin de 2-3 katına çıktığını dile getirdi. “Bu nedenle yaşanan artışları biz de yem fiyatlarına yansıtıyoruz.” dedi.