Büyükbaş hayvanların ekonomiler, ekosistemler ve beslenme üzerindeki çok yönlü etkilerini inceleyen “İneksiz Dünya” belgeselinin resmi fragmanı yayınlandı. Üç yıl boyunca 40 küresel mekanda çekilen film, sığır yetiştiriciliğiyle ilgili hakim anlatıya adeta meydan okuyor.

“İneksiz Dünya“nın kısa süre önce yayınlanan fragmanı, sığırların gezegenimiz üzerinde oynadığı kritik rollere dair düşündürücü bir keşif sunuyor. İki gazeteci Michelle Michael ve Brandon Whitworth tarafından yönetilen bu belgesel, sığırların kültürel, ekonomik ve çevresel önemini araştırıyor ve ortaya cevaplaması zor bir soru atıyor: “İneklerin olmadığı bir dünyada daha iyi durumda mı oluruz?”

Amerika’nın Orta Batı bölgesinden Kenya, Hindistan ve Brezilya’ya kadar pek çok yere seyahat eden film yapımcıları, tarım ve çevre bilimcileri, çiftçiler, çiftlik sahipleri ve akademisyenlerden oluşan küresel bir networkle çalıştı. Amaçları sığır yetiştiriciliğini çevreleyen karmaşıklıklara incelikli bir bakış açısı sunmaktı. Whitworth, “Dünyanın dört bir yanından onlarca ama onlarca insanla, farklı alanlarda uzmanlaşmış kişilerle konuştuk.” diyerek araştırmalarının derinliğini vurguluyor.

Belgeselde, büyükbaş hayvanların gıda güvenliği, sürdürülebilirlik ve çevre üzerindeki etkisini tartışan çeşitli uzmanlar yer alıyor. Bir gıda fütüristi olan Jack Bobo, gıda üretiminde artan zorluklara dikkat çekerek, “10 bin çiftçilerden ve çiftlik sahiplerinden tek bir şey yapmaları istendi, o da daha fazla gıda üretmek... Sorun şu ki, bugün ile 2050 arasında her geçen gün dünyanın gıda ihtiyacını gidermek daha da zorlaşacak.” dedi.

Film yapımcıları sığırların iklim değişikliğindeki rolüne ilişkin yanlış kanaatlere de değiniyor. Oxford Üniversitesi’nden iklimbilimci Dr. John Lynch, “İklim değişikliğine en büyük katkıyı yapan unsur inekler değil, fosil yakıtlar.” diyor. Bu bakış açısı Dr. Frank Mitloehner tarafından da yineleniyor ve hayvancılığın çevresel etkilerini azaltmak için çalışılması gerektiğini, ancak sığırların emisyonlara katkısının abartılmaması gerektiğini vurguluyor.

“İneksiz Dünya”, bilimsel araştırmaları gerçek dünya tecrübeleriyle birleştiren dengeli bir tartışma sunarak sığırlarla ilgili olumsuz anlatıyı değiştirmeyi amaçlıyor. Michael bu bilgileri paylaşırken hissettikleri sorumluluğun altını çizerek şunları söyledi: “Konu hakkında bilgimiz arttıkça başka seçeneğimiz yokmuş gibi hissettik. Bir sorumluluğumuz vardı. Bu hikayeyi anlatmak zorundaydık.”

85 dakikalık film, izleyicileri sığırların küresel ekosistemler ve gıda sistemlerindeki hayati rolünü düşünmeye teşvik ederek sığırlarla ilgili sohbetleri genişletmeyi amaçlıyor. Whitworth şöyle açıklamada bulunuyor: “Bu sadece insanların kendi düşüncelerini ve fikirlerini size haykırdığı, fikir temelli bir konuşma değil. Bunlar doktorlar, doktora sahibi uzmanlar, çiftçiler, çiftlik sahipleri ve tüm bu alanlarda ilk elden tecrübeye ve eğitime sahip insanlar. Bunlar gerçekler. Bu bilim.”

“İneksiz Dünya”, Twelve Lions Film Festivali ve San Pedro Uluslararası Film Festivali de dahil olmak üzere önümüzdeki film festivallerinde gösterilecek. Daha fazla bilgi için worldwithoutcows.com adresini ziyaret ederek fragmanı izleyebilir ve belgeselin büyükbaş hayvanların hayatlarımız, geçim kaynaklarımız ve gezegenimiz üzerindeki etkisini araştırması hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.